Kur’an’da İletişimde Kullanılan Kavl (Söz) Çeşitlerinin Diğer İnanışlardaki İzdüşümleri
Dosyalar
Tarih
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Erişim Hakkı
Özet
Vahye dayalı olsun veya olmasın bütün dinler, mutlu huzurlu bir toplum yapısı oluşturmak için bir takım evrensel değerlere vurgu yapmaktadır. Bu değerler, her dinde toplumsal yapının korunmasını, fertler arasındaki ilişkilerin ve sosyal hayatın düzenli yürütülmesini amaçlamakta, toplumun eğitilmesinde bir araç olarak kullanılmaktadır. Hz. Adem’den Hz. Muhammed’e kadar peygamberlerin tebliğ ettiği dinler, ortak amaç olarak bu evrensel değerlerin hayata geçirilmesini hedeflemektedir. Aklın, dinin, malın, nefsin ve neslin korunmasını esas alan bu değerlerle toplum eğitilerek birbirine saygı gösteren insan topluluğu haline dönüşmektedir. Bu metotlarla toplamsal birlik ve beraberliğe katkı sağlanmakta, ferdi olgunluk ve gelişime de ışık tutulmaktadır. Bu evrensel değerlerin hayata geçirilmesinin en önemli araçlarından birisi de dildir. Sosyal bir varlık olan insan, birlikte yaşadığı fertlerle ilişkiler kurmak, onlarla hayatın hemen her alanında bir şeyleri paylaşmak zorundadır. Bu ilişkilerin temelinde de dili kullanmak, istek ve fikirleri anlatabilmek için en temel bir unsurdur. Bu bağlamda dil, fertler arasında iletişimin sağlanmasında, toplumsal ilkelerin korunması amacıyla söylemlerin yapılmasında, toplumun yönlendirilmesinde, ahlaki ilke ve değerlerin aktarılmasında en önemli araçtır. Bu araç, kullanılmasına göre toplumda/fertte olumlu ve olumsuz tepki oluşturmakta, aynı cümlenin farklı üslup ile söylenmesi, muhatap için de farklı davranış ortaya koymasına sebep olmaktadır. Dilin olumlu sonuç çıkarabilmesini sağlamanın yolunu Allah, İsra Suresinde “Kullarıma söyle: (İnsanlara karşı) en güzel sözü söylesinler. Çünkü şeytan aralarını bozar. Çünkü şeytan insanın apaçık bir düşmanıdır.” (İsra: 53) ayeti ile bizlere bildirmektedir. İnsanlığa gönderilen peygamber kıssalarında, onların dili kullanımlarını bize aktarmakta, hangi muhataba karşı nasıl bir hitap tarzı kullanacağımızı örneklemektedir. Hz. Musa Firavun karşılaşmasında yumuşak bir üslup, evlat baba karşılaşmasında hürmetli, isteğini yerine getiremediğimiz için gönül alıcı ve benzeri üslupları bizler için öğütlemektedir. Yusuf Has Hacip bu Kur’anî ilkeleri “Akıl süsü dil, dil süsü sözdür. İnsanın süsü yüz, yüzün süsü gözdür. İnsan sözünü dili ile söyler; sözü iyi olursa, yüzü parlar” mısralarıyla ifade etmektedir. Dilin kullanılması hususunda bütün dinlerde benzer emirler bulunmakta, insani ilişkilerde dili kullanmanın önemine değinilmektedir. Gerek dinin tebliğinde, gerek ikili ilişkilerde Kur’an’ın belirttiği dili kullanma ile ilgili ilkeler İlahi dinlerin kitaplarında ve diğer dini inanışların yazılı ve sözlü metinleri ile geleneklerinde benzer beyanlar bulunmakta, bunların hayata geçirilmesinin emredildiği görülmektedir. Bu tebliğimizde, temelde kitabi dinler olan Yahudi ve Hıristiyan kaynakları esas olmak üzere, farklı inançların kutsal metinlerinde Kur’an’da zikredilen dili kullanma üsluplarının iz düşümlerini karşılaştırmalı olarak ortaya koymaya çalışacağız.