Hıristiyanlıktaki İsa Algısının Mitolojik İslam Tasavvufundaki İzdüşümleri
Tarih
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Erişim Hakkı
Özet
Geleneksel İslam Tasavvufunun rical kaynakları olarak kabul edebileceğimiz menakıp kitaplarında mit bağlamında efsanevi rivayetler sıkça dile getirilmektedir. Bu rivayetlerle mitin, mitlerde doğaüstü varlıklar olan kişilerin yaratıcı etkinliğini ortaya koyarak, yaptıklarının kutsallığını veya doğaüstü özelliğini göz önüne sermesi gibi hakkında efsanevi anlatımlar bulunan şahıslar da kutsallaştırılmaktadır. Hayat hikayeleri mitolojik olgularla nakledilen İslam Tasavvufundaki mitik velilerin, Hz. Peygamber (sas) ve sahabeden sahih olarak nakledilmeyen özel kabiliyetlere sahip oldukları dikkat çekmektedir. Bu anlatımlarla sanki velayet makamının daha üstün olduğu gibi bir imaj algısı verilmeye çalışılmaktadır. Kendilerine üstün kabiliyet ve yetkiler atfedilen velilerin gösterdikleri kerametler ve kendilerine izafe edilen tanrısal özelliklerinin, Hıristiyanlık’taki Hz. İsa’ya Tanrı Oğlu olarak atfedilen yetkilerle benzer yanlarının bulunduğu dikkat çekmektedir. Mitolojik anlatımda bu veliler, Allah (cc) adına yetkiler üstlenmekte, takdir sınırı içerisindeki olaylara müdahale etmekte, insanlar ve tabiat üzerinde tasarrufta bulunabilmekte, hatta bilgileri dahilinde olmaksızın yaprak bile kıpırdamamaktadır. Ölüleri diriltmekte, hastaları, körleri iyileştirmekte, yiyecekleri çoğaltmakta, su üzerinde namaz kılmakta, zamanda gezmekte ve daha birçok harikulade kerametler göstermektedir. Bu anlatımlarla, bölgelerinde beraber yaşadıkları Hıristiyanlara, onların Tanrı olarak kabul ettikleri İsa’nın gösterdiği mucizelerden daha fazlasını göstererek, kendi üstünlüklerini ispatlamaya çalıştıkları gibi bir görüntü ortaya çıkmaktadır. Gerçek yaşantıdan mitolojik alana taşınan bu kişilerle ilgili nakledilenler, cahil kitleler üzerinde şok tesirler yapmakta, velayet sahibi olduğuna inanılan kişiler sorgulanmamakta, sorgulayanların başlarına bir felaket geleceği endişesi oluşturulmaktadır. Bu da sorgulamayarak robotlaşan beyinlerin kullanılmasına kolayca zemin hazırlamaktadır.