Konstantin Petroviç Von Kaufman'ın Türkistan'daki faaliyetleri
Dosyalar
Tarih
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Erişim Hakkı
Özet
14. yüzyıldan sonra Türkistan sahasında başlayan bölgesel güç mücadelesi 18. ve 19. yüzyıllarda Rusyanın etkin bir güç olarak Türkistan sahasını egemenliği altına almasıyla neticelenmiştir. Bu dönemde Rus Çarlığını güçlü kılan amiller eğitim, teknoloji ve askeri üstünlüklerdir. Romanovlar sülalesine mensup II. Aleksandr dönemi, Rusyanın Türkistan sahasında ilerleyişini hızlandırdığı bir dönemdir. Onun başa geçmesiyle 1867 yılında Çarlık birlikleri Türkistanda Taşkent merkezli bir Genel-Askeri Valilik kurdular. Bu askeri valilik ile tüm Türkistan sahasını kontrol etmesiyle ekonomik anlamda kendilerine güç katmış, ilerleyen süreçlerde de Türkistan coğrafyasında yaşayan milletlerin kimliği, dini ve dilleri üzerine uyguladığı politikalar bölgenin kaderini etkileyen bir durum olmuştur. Rus Çarlığı bu süreçte Alman asıllı General Konstantin Petroviç Von Kaufmanı Türkistan sahasında Çarlığın tüm faaliyetlerini yürütmesi için geniş yetkilerle donatarak Türkistan Genel Valisi olarak atadı. Kaufman Çarlığın kendisine verdiği geniş yetkiler ile Türkistan'daki Rus hâkimiyetini geliştirmek adına sömürge politikalarını yürüttü.
The regional power cycle that began in the Turkestan area after the fourteenth century turned into a period in which Russia dominated the Turkestan territory as a active power in the 18th and 19th centuries. During this period, the main principles shaping Russian identity were education, technology and military superiorities. The Alexandr the II period, belonging to the Romanovs family, is a time in which Russia accelerated its progress in the Turkistan area.When he took over, the Tsarist troops established a Military Governorate in Tashkent in 1867. With this military governorate, it has strengthened them economically by controlling the entire Turkistan area, and the policies implemented by the nations living in the Turkistan geography in the following processes on the identity, religion and languages have become a situation affecting the fate of the region.