Sağlık kurumlarında psikolojik tacizin hizmet kalitesine etkisinin yordanması
Tarih
Yazarlar
Dergi Başlığı
Dergi ISSN
Cilt Başlığı
Yayıncı
Erişim Hakkı
Özet
Sağlık sektörü ekonomi için önemli sektörlerden biri olmanın yanında insan ve toplum sağlığı yararına önemli hizmetlerin üretildiği yoğun emek isteyen ve teknolojinin oldukça sık kullanıldığı bir sektördür. Bundan dolayı da hastanelerde psikososyal risklerin varlığı kaçınılmaz bir gerçektir. Sağlık çalışanlarının fazla iş yükü, ağır ve ölümcül durumdaki hastalarla ilgilenmek, uzun çalışma süreleri ve nöbetler, hasta ve yakınlarına duygusal anlamda destek verme durumunda kalma, personel sayısının dağılımında dengesizlikler ve personel sayısının yetersizliği, şiddet, mobbing, rol belirsizliği ve rol çatışmaları, yetersiz iletişim ve kişilerarası çatışmalar maruz kaldıkları psikososyal risklerden sadece bir kısmıdır. Psikososyal riskler çalışanların motivasyonlarını kaybetmesine, stres ve gerginliğe sebep olabilmektedir. İşten kaynaklı gerginlik ve tükenmişlik çalışanlarda anksiyete ve çaresizlik gibi ruhsal sorunlara; baş ağrısı, uykusuzluk ve kaslarda gerilme gibi fizyolojik sorunlara yol açabilmektedir. Psikososyal riskler aynı zamanda fiziksel, kimyasal, biyolojik ve ergonomik riskler gibi iş kazalarının artmasına yol açmaktadır. İşyeri ortamında söz konusu sıkıntıları yaşayan çalışan sık izin almaya, işe gelmemeye başlayacak ve bir noktadan sonra da işi bırakacaktır. Bu durum hem çalışanı hem de kurumu olumsuz yönde etkileyecektir. Hizmet sektörü çalışanlarında tükenmişlik sık görülen sorunlardan biridir ve tükenmişlik konusunda sağlık çalışanları en riskli gruplardan biridir. Sağlık çalışanlarında özellikle hekimlerde, hemşirelerde ve fizyoterapistlerde görülmekle birlikte genellikle yoğun ve süreğen ilişkide olan mesleklerde görülmektedir. Sağlık kurumlarında insan ilişiklerinin yoğun yaşandığı yerler olduğu için sağlık çalışanlarının hasta, hasta yakınları ve çalışma arkadaşlarıyla iletişimi oldukça önemlidir. Gerek sağlık sektöründe gerekse diğer sektörlerde çalışanın kendini huzurlu ve mutlu hissetmesi iş verimliliğini arttıracaktır.
In addition to being one of the important sectors for the economy, the health sector is a sector where important services are produced for the benefit of human and public health, requires intensive labor, and technology is used frequently. Therefore, the existence of psychosocial risks in hospitals is an inevitable fact. Excessive workload of healthcare professionals, dealing with seriously ill and terminally ill patients, long working hours and shifts, having to provide emotional support to patients and their relatives, imbalances in the distribution of the number of personnel and insufficient number of personnel, violence, mobbing, role ambiguity and role conflicts, inadequate communication. and interpersonal conflicts are just some of the psychosocial risks they are exposed to. Psychosocial risks can cause employees to lose motivation, stress and tension. Work-related tension and burnout cause psychological problems such as anxiety and helplessness in employees; It can cause physiological problems such as headache, insomnia and muscle tension. Psychosocial risks also lead to an increase in occupational accidents such as physical, chemical, biological and ergonomic risks. Employees who experience these problems in the workplace will begin to take frequent leaves of absence, miss work, and at some point will quit their job. This situation will negatively affect both the employee and the institution. Burnout is one of the common problems in service sector employees, and healthcare workers are one of the most risky groups in terms of burnout. Although it is seen in healthcare workers, especially physicians, nurses and physiotherapists, it is generally seen in professions with intense and chronic relationships. Since healthcare institutions are places where human relations are intense, communication of healthcare professionals with patients, patient relatives and colleagues is very important. Making employees feel peaceful and happy, both in the healthcare sector and other sectors, will increase work efficiency.