Marmara Bölgesi’nde Katı Atık Durumunun Değerlendirilmesi

Yükleniyor...
Küçük Resim

Tarih

Dergi Başlığı

Dergi ISSN

Cilt Başlığı

Yayıncı

Erişim Hakkı

info:eu-repo/semantics/openAccess

Özet

Günümüzde en önemli çevre sorunlarından birini katı atıklar oluşturmaktadır. Katı atıkları, üreticisi tarafından istenmeyen, toplumun refahı ve çevrenin korunması için düzenli olarak bertaraf edilmesi gereken katı maddeler oluşturmaktadır. Nüfus, sosyo-ekonomik özellikler ve tüketim alışkanlıkları katı atıkların hem miktarında hem de bu atıkların kompozisyonunda farklılaşmaya sebebiyet vermektedir. Bu nedenle katı atıkların miktarı ve kompozisyonu ülkelere ve şehirlere göre değişim göstermekte ve hatta aynı şehrin farklı alanlarında bile değişmektedir. Türkiye’de katı atık üretiminde Marmara Bölgesi %35’lik payla ilk sırada yer almaktadır. Bu çalışmada, Marmara Bölgesi’ndeki illerin katı atık miktarları, yıllara göre değişimleri, kişi başı ortalama belediye atık miktarı ve atık bertaraf yöntemlerinin incelenmesi amaçlanmaktadır. Çalışmanın verisini Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) resmi internet sitesinde yer alan ve 2001-2018 yılları arasında belediyeler tarafından toplanan atık miktarları, kişi başına düşen atık miktarları, şehirlerin atık yönetimi sayfalarındaki istatistiki bilgiler oluşturmaktadır. Bu verilerinden yararlanarak öncelikle tablo ve grafikler oluşturulmakta ve yorumlamalarda bulunulmaktadır. Katı atık miktarı ile kişi başına düşen atık miktarlarının 2001-2018 yılları arasındaki değişimi PearsonBivariate Korelâsyon Analizi, mekânsal dağılışı ise ArcGIS 10.5 programı aracılığıyla analiz edilmektedir. Sonuç olarak Türkiye genelinde toplanan katı atık miktarının %35’ini Marmara Bölgesi oluşturmaktadır. Bölge içerisinde ise İstanbul, 2018 yılı itibariyle en fazla katı atıkmiktarına sahip ili teşkil etmektedir. İstanbul’da 2018 yılında kişi başı ortalama belediye atık miktarı 1,28 kg/kişi-gün ’dür. Katı atık miktarının en düşük olduğu iller ise Bilecik ve Yalova’dır. Ayrıca katı atık miktarının 2001-2018 yılları arasındaki değişiminde miktar olarak dalgalanmanın, genel eğilim olarak sürekli bir artış eğiliminin olduğu görülmektedir. Bu artışa rağmen geri dönüşüm-yeniden kullanım oranlarının düşük olması çevre için tehdit unsurudur.

Açıklama

Anahtar Kelimeler

Çevre Çalışmaları, Çevre Bilimleri, Çevre Mühendisliği

Kaynak

Turkish Studies - Social Sciences

WoS Q Değeri

Scopus Q Değeri

Cilt

16

Sayı

4

Künye

Onay

İnceleme

Ekleyen

Referans Veren